Göz kapağı estetiği tıbbi adı ile blepharoplasti göz kapaklarındaki yağ torbalarını azaltan, göz kapağı düşüklüğüne tedavi olan ve göz kapaklarında genç ve dinlenmiş bir görünüm sağlayan bir ameliyattır. Artan yaş veya genetik yatkınlıklar ile göz kapaklarının derisinde sarkmalar, yağ torbalarında belirginleşmeler ve bunlara bağlı yorgun ve yaşlı bir göz çevresi ortaya çıkabilmektedir.
Artan yaşla birlikte üst göz kapaklarında en çok karşılaşılan problemler göz kapağı düşüklüğü, deri fazlalığı ve yağ fazlalığıdır. Bu durumlar kişiyi olduğundan daha yaşlı, yorgun gösterir, hatta ilerlediği durumlarda hastanın görmesini etkilediği durumlar bile ortaya çıkabilmektedir. Estetik göz kapağı ameliyatı öncesi dikkatli bir muayene oldukça önemlidir çünkü göz kapaklarında deri fazlalığı ile beraber birçok eşlik eden başka patolojik durumlarda olabilir. Eşlik eden rahatsızlıkların önceden tespiti tedavi planlanmasında farklı patolojilerin düzeltilebilmesini sağlayabildiği gibi olası istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasını da engelleyebilmektedir.
Genel sağlık durumu uygun olan kişilerde üst göz kapağı estetiği lokal anestezi ile yapılabilen işlemlerdendir ve genellikle yarım saat içinde tamamlanabilmektedir. Göz kapaklarındaki deri fazlalığı ve gerekirse yağ fazlalığı kolayca alınabilmekte ve deri çok ince dikişlerle kapatılmaktadır. İşlem bittiğinde basit bir pansuman yapılmakta ancak göz kapakları tamamen kapatılmamaktadır. İşlemden sonraki ilk gün bu pansuman çıkarılıp yerine küçük bantlar yapıştırılmakta ve göz kapakları gözlükle rahatça kamufle edilebilecek hale gelmektedir. İki gün sonrasında ılık su ile duş almak mümkün hale gelmektedir. Beş veya altı gün kadar sonra ince dikişler alınır ve ertesi gün makyaj yapabilir hale gelinebilir. Bu şekilde okula veya işe dönmek mümkün olabilir. Estetik göz kapağı ameliyatı izlerinin büyük kısmı kapak kat yerinde gizlenmektedir ve bir süre sonra belirginliği oldukça azalmaktadır.
Alt göz kapaklarında en çok karşılaşılan problem yağ torbalanmasıdır, bazen da morluk-çukurlaşma, deri kırışıklıklarında artma görülebilmektedir. Alt göz kapağı torbalanması yaşla ortaya çıkabilen veya genetik olarak erken yaşta belirebilen bir destek doku zayıflaması sonucudur. Yağları yerinde tutması gereken doku zayıfladığı için göz altında belirgin torbalaşmalar ortaya çıkmaktadır. Tedavisi estetik cerrahi ile mümkündür.
Alt göz kapağı estetik ameliyatları da lokal anestezi altında yapılabilen işlemlerdendir ve genellikle bir saat kadar bir sürede tamamlanabilmektedir. Alt göz kapağındaki yağ torbaları alındıktan sonra derideki fazlalıklar da düzeltilerek deri ince dikişlerle kapatılır. Alt göz kapağından fazla deri çıkarılmaz, daha çok fıtıklaşma yapan yağ dokularının düzeltildiği bir ameliyattır. Ameliyat için yapılan kesi kirpiklerin hemen altından bir seviyeden yapıldığı için iyileşme sonrası izler kirpiklerin altında kırışıklığa benzer bir şekil alır. Göz kapağı ameliyatı sonrasında basit bir pansuman uygulanır ve bu pansuman göz kapaklarını tamamen kapatmaz. İşlemden bir gün sonra bu yapılmış olan pansuman çıkartılıp yerine küçük ince bantlar yapıştırılır ve gözlükle rahatça kamufle edilebilir hale gelir. İkinci gün ılık su ile duş alınabilir. Altıncı gün ince dikişler alınır ve ertesi gün makyaj yapabilir hale gelinebilir. Bu şekilde okula veya işe dönmek mümkün olabilmektedir.
Göz kapağı cerrahisi sonrası bir miktar morluk ve şişlik yaklaşık iki haftalık bir süre boyunca beklenebilir ama ağrı gibi sıkıntılar kullanılacak ilaçlar sayesinde engellenebilmektedir. Göz kapağı ameliyatı sonrası ışığa karşı hassasiyet veya göz yaşarmaları bir süre devam edebilmektedir. Güç ve efor gerektiren fiziksel aktivitelerden yaklaşık iki, üç hafta kadar uzak durmakta fayda vardır.
Alt göz kapağındaki problemlerden olan deri kırışıklığında sonbahar kış mevsimlerinde deri soyucu ve düzleştirici peeling, lazer gibi işlemler yapılabilmektedir. Bu işlemler aynı zamanda göz çevresindeki morlukları da azaltabilmektedir. Göz altında bulunan halka şeklindeki çukur bölgelere de uygun dolgu materyallerinin yapılması alternatif olabilecek tedavilerden birisidir.